19 Kasım 2011 Cumartesi

İçim dışım zaman-4


Yazmaya niyetlendiğimiz şu anda,bu düşünce ve bu ruh hali içinde rabbimizden yardım dileyerek işe başlıyoruz. Pek tabi olarak,anılarımızın ağırlığı 65 sonrası oluşturacak. O güne kadar ki anıları bir özet olarak vermek daha iyi olacaktır. Doğup büyüdüğüm coğrafya parçasının “Fransız Gavuru” tarafından işgal edilmiş olması, o dönemlerin de üzerimizdeki etkisi önplanda olacak ve Hatay’lıların Batı’nın bu şımarık üyesine karşı yaptıkları olağanüstü mücadelesi,dile getirilmeye çalışılacaktır. 
 
Merhum pederimin bu mücadelenin içinde aktif bir kişi olması,ondan ve çevresinde bulunanlardan edindiğim bilgileri de böylelikle gün yüzüne çıkartmış olacağız. Çocukluğumdan anılarımda kalan çok şey var. Çocukların belleği daha taze olduğundan o dönemlerin olaylarını olduğu gibi anımsıyorum. Eski adı ile “Antakya ve İskenderun sancağı” Ankara itilaf namesi ile Fransız’lara terk edildiğinde,1918 mütarekesinden bu tarihe kadar bir avuç Millet evladının verdikleri “Çete” savaşı ve akıtılan kanlar,dökülen şehit kanları sanki hiçe sayılmış oluyordu. 1938 yılına kadar süren Manda idaresi, kurulan Hatay Devletiyle son buluyordu. Benim anılarımın bir bölümü de bu günlerin oluşturacağı pek tabidir. 1939 yılında Türkiye’ye katılma kararı veren Hatay Millet meclisi,arkasında kendi kendini de feshediyordu. Aynı zaman patlayan 2. cihan savaşı ve sonuçları. 1943 yılında askerliği Ankara’da yapmamız. Ankara’ya askerlikten sonra 1947 de tekrar dönüş. 1950 ‘ler Demokrat Parti içinde “Ehven-i şer” bayrağı toplanma komedisi. 27 Mayıs’ın getirdikleri, arkasından başlayan “Diriliş Dönemi” 1970 de başlayan Mili Nizam harekatı. 12 Mart ve sonrası:Milli Selamet Harekatı. Bu her iki harekatta üstlendiğimiz aktif görevler ve bunların izlenimleri, iyi kötü anıları Ankara’dan Yalova’ya göç,bu anıların kanavasını oluşturacaktır.
Umarım okuyanlar bu yaşanmış gerçekleri yansıtan anılarımızdan bir hisse çıkarırlar. Her şeyi olduğu gibi yansıtmak başlıca görevimiz olduğu için,umarım ve ümit ederim kimse bizi kınamaz. Milletimizin saadet ve selameti için yola çıktık. Gerek siyasi gerekse özel hayatımın kısa bir dökümü niteliğinde olan anılar inşallah tamamlanır ve umulanı sağlar. Dileğim budur. Dilerim Mevla işimizi rast getire…
MUSTAFA ARAFATOĞLU

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

reklam