Bütün bunlar içimde hala kor bir ateş gibidir! Yıllarca boşa kürek çekmek!..”Dünyayı boşa çiğnemek” içimde bir ukde’dir.
Bunları düşünürken,kafama takılan bir çok soruları var. İnsanlara yol gösterecek konumda oldukları halde, bu ruhu kavrulan insanların elinden tutmayanları,ilmiyle eylem yapmayanları bir türlü affedemiyorum. Neden insanlara yardım etmiyorlar? Sayısız insan maddi be manevi bir bunalımın pençesinde kıvranırken “Takva” nın inceliklerine dalanları bir türlü anlayamıyorum. Köşeleri mesken edinen ve toplumdan kaçanları anlamak kolay değil..
Benim 40 yalına gelinceye kadar akrebin kıskacında kalmama seyirci kalanları affetmek kolay mı? Neden birileri çıkıpta : “nereye gidiyorsun? O yol çıkmaz sokak” demedi? 22 yaşında bir genç çıkıpta elimden tutuncaya kadar..
Rabbime şükürler olsun, bugün huzurlu bir yoldayım. Hakkı hakim kılmak için mücadele içindeyim. Eğer elimden tutulmasaydı, belki hala o çıkmaz sokaklarda arayıp duruyor olabilirdim. Beni elimden tutup küfür anaforundan kurtaran insanlara duam: Allah sizden razı olsun olmaktadır. Her sohbette, her fırsatta bu durumu insanlara anlatırım. Anlatırım ki onlarda benim gibi akıllı geçindiği halde,yanlışlara alet olmasınlar. İşte bunları yazmamın esas nedeni insanlara karşı,bir Müslüman olarak görevimi yerine getirmek. İstedim ki benim çektiğimi çekmesinler. Benim gibi 40 yaşına kadar oyalanmadan,gecikmeden “HAK Dava” ya soyunsunlar! Diriliş erleriyle birlikte olsunlar!...
Anılarımı, kaleme almaya beni zorlayan şeyler işte bunlardır. İstiyorum ki, insanlar benim “Hayat Öykü”mü okusunlar. Ve bunalan insanların yardımına koşsunlar. Allah’ın rızası ve resul’ünün şefaatine ancak böyle kavuşmak olasıdır. Böylece inanıyorum..
Anılarını iki bölüm halinde kaleme almayı uygun buluyorum. Hayatımı ikiye ayırdığım gibi…Kırk yaşıma kadar olan yaşantım “boşa çiğnenen dünya” ,ikinci bölüm “Dirilen İnsan” 1965 sonralarını kapsayacaktır. İnşallah bunları iki ayrı kitap halinde yayınlamak nasip olur.
İkinci dönem de önüme açılan yolda ilerlerken yaptığımız çalışmaları, davamızın siyasi mekanizmasında aldığım görevleri ,mücadelemizde tanık olduğum olayları ve anıları, yönetici kardeşlerimizle beşeri münasebetlerimizdeki sürtüşmeleri objektif olarak anlatmaya çalışacağım..
Altmış beş sonrası hayatımın en aktif dönemleridir. Milli Nizam ve MSP de ki çalışmalarım ve zevkli günlerimdir. Selam Hakka tabi olanların üzerine olsun.
MUSTAFA ARAFATOĞLU
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder